Hava Savunma Sistemlerinin Önemi Nedir?

İsrail’in İran’a saldırmasının üzerinden iki gün geçti. Artık İsrail-İran savaşı olarak adlandırabileceğimiz bu tehlikeli süreç farklı platformda sürekli tartışılıyor. İsrail’in istihbarat alanındaki başarısı, İran içindeki işbirlikçileri, İran’ın davul zurna ile geliyorum diyen bu saldırıya hazırlıksız yakalanması, İran’ın nükleer çalışmaları gibi konular gündeme getiriliyor. Bense bugün İran Hava Kuvvetlerine ve hava savunma sistemlerine dikkat çekmek istiyorum.

Günümüz konvansiyonel savaşlarında en önemli unsur hava hakimiyetinin sağlanmasıdır. Hava hakimiyetini elde ettiğinizde taarruz ederken karşı tarafın derinliklerine kadar ciddi bir tehditle karşılaşmadan gidebilir ve istediğiniz hedefi havadan vurabilirsiniz. Savunmada ise düşman unsurlara ciddi kayıplar verdirerek kritik tesislerinizi vurmasını engelleyebilirsiniz. Etkin bir hava savunma gücü karşı tarafın size saldırma azmini de kırar. Havada üstünlüğü elde etmenin en önemli unsurları da savaş uçakları, radarlar ve bunlarla entegre çalışan hava savunma sistemleridir.

On yıllardır devam eden ambargolar nedeniyle İran etkin bir hava kuvvetine sahip değildir. Açık kaynak bilgilerine göre elindeki en yeni savaş uçağı 90’lı yılların başında edindiği Rus yapımı Miğ-29 uçaklarıdır, bunların da sayısı ve faaliyet oranları hakkında net bir bilgi yoktur. Diğer savaş uçakları 1970’li yıllarda ABD’den tedarik edilen F-14, F-5 ve F-4 uçaklarından ibarettir. Bu uçakların da hepsi artık demode olmuş ve parçaları tedarik edilemediği için alternatif çözümler ile uçurulmaya çalışılıyor. İsrail’in envanterinde bulunan son teknoloji F-35, F-15 ve F-16 uçakları ve bu uçakların kullandığı modern mühimmatlar ile kıyaslandığında aslında İran’ın bunlara karşı koyabilecek bir hava kuvvetleri yok diyebiliriz. Hava savunma sistemleri yönünden de İran’ın elinde SA-2 ve SA-4 gibi demode Rus sistemleri ve Hawk, Rapier gibi kısa menzilli eski ABD menşeili sistemler mevcut. Açık kaynak bilgilerine göre bir de İran’ın kendi imkanları ile geliştirdiği Khordad 15 hava savunma sistemi var.

Bu sistemin 150 kilometre menzilli ve altı hedefi aynı anda tespit etme, durdurma ve yok etme yeteneğine sahip olduğu iddia edilmekte. Ancak İsrail’in elinde bulunan 5. nesil savaş uçakları sahip oldukları modern mühimmatlar ve Elektronik Harp (EH) kabiliyetleriyle bunları etkili menzillerine girmeden imha edebilirler veya etkisiz hale getirebilirler. İsrail ise tam aksine dünyadaki en modern hava savunma sistemlerinden biri olan Demir Kubbeye sahip. ABD, İngiltere ve Fransa gibi ülkelerin desteği de buna eklenince İran’ın en etkin silahı olan balistik füzeler hedeflerine ulaşmadan imha edilmekte ve İsrail üzerinde beklendiği kadar etkili olamamakta. Sonuç olarak şunu vurgulamak istiyorum; bir ülkenin kendi topraklarını savunabilmesi için en öncelikli konulardan birisi kendi hava sahasına sahip çıkabilmesidir.

Bunun içinde hava sahasına girecek istenmeyen hava araçlarını ve füzeleri engelleyecek modern ve etkin hava savunma sistemlerine ve en az düşmanının sahip olduğu gelişmişlikte savaş uçaklarına sahip olması gerekir. Yoksa İsrail’in İran’da yaptığı gibi düşmanlarınız sanki atış sahasında eğitim yapıyor gibi elini kolunu sallayarak sizin kritik ve hayati tesislerinizi havadan vurur. Sonrası tahmin ettiğiniz gibi! Saygılarımla, Ne mutlu Türk’üm diyene.